
Orjinal Adı: Aftermath
Yapım: 1994 / İspanya
Tür: Korku, İstismar, Kısa Metraj
Yönetmen: Nacho Cerda
Oyuncular: Jordi Tarrida, Pep Tosar, Angel Tarris
Süre: 32 dakika
Bir adli tabip sadece otopsi mi yapar? Veya işi aslında yeterince kanlımıdır? Karanlığın ve soğuk odaların ardında belki de daha farklı olaylar vuku buluyordur.
Aftermath bildiğimiz filmlerden biraz farklı. Peki bu fark nerede diye soracak olursanız; öncelikle Aftermath'in bir kısa film olduğunu söyleyebilirim. Yaklaşık olarak 30 dakika süren filmimiz bu kadarcık kısa sürede dialoglar olmadan sadece efektler ve müzikle; daracık bir mekanda yani bir adli tabibin masasından bize aslında çok farklı bir dünyanın kapılarını açıyor. Nekrofili yönelimine sahip bir adli tabibin hayatından ufak bir kesit sunan filmde şaşıracağınız çok nokta olacak...
Aftermath ilk olarak incelemek için araştırdığımda hakkında çok fazla bilgi bulamadığım için hayal kırıklığına uğradığım bir film. Esasen kısa film olduğunu duyduğumda içimde ki sıkkınlık oldukça artmıştı. Ancak insan bilemiyor bazen 30 dakikalık bir filmin saatlerce süren nice filmlerden daha fazla güzel ayrıntılar içerdiğini veya makyaj olarak daha iyi iş çıkarttığını. Yapım yılına rağmen kullanılan makyaj üzülerek söylüyorum ki 2013 yapımı bir Türk filminde görebileceğinizden daha kaliteli, daha gerçekçi, daha etkileyici.
Filmi açıkçası çok eleştirmek istemiyorum. Zira incelediğimiz filmlerden bir çok klasmanda ayrılıyor. Ancak yine de bir iki ufak noktada bazı düşüncelerimi söylemek gerekecek.
Eğer bir filmde dialoglara yer verilmiyorsa, o filmi kurtarabilecek, amacını bize anlatabilecek yegane şey oyuncunun kullandığı vücut dili veya yüz mimikleridir. Ancak başrol oyuncusu -Pep Tosar- bunu yeterince başaramazsa bazı olayları anlamlandırmak daha sıkıntı olabilir. İşte Aftermath de bu olay aynen yaşanmış; Pep Tosar, yapması gerekenleri yapmakta yetersiz kalmış.
Gel gelelim filmde insanı memnun eden, izlerken özellikle bu konuda daha önce araştırma yapmış kişileri mest edecek durumlara. Başta otopsi teknikleri oldukça gerçekçi. Eminim daha önce kenarından köşesinden otopsi tekniklerine aşina olmayan birisi filmde ki cesedin beyni yerine bez ile doldurma sahnesini abartılı bulacaktır. Ancak bu olağan bir durumdur.
Otopsi teknikleri kadar kullanılan makyaj ya da efektler de aynı şekilde hem dönemine göre hem bütçesine göre oldukça başarılı. Müzikler ve bazı efektler için de aynı şeyi söylemek mümkün.
30 dakikalık bir kısa film olması ve yeterince tanıdık olmaması bu filmi bulmanızı zorlaştırabilir. Nekrofili ve adli tabiplik hakkında kısacık süreye yeterince bilgiyi sıkıştırmış bu film şüphesiz bir çok insanı fazlaca rahatsız edecektir. Ancak bu tür zor bulunan filmleri sevenlerin veya istismar filmlerinin takipçilerinin kaçırmaması gereken bir film.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder